2022-11-10 10:12:34

MUSTAFA KEMAL'İ DÜŞÜNÜYORUM

Hakan Avcı

10 Kasım 2022, 10:12

Hakan Avcı

Mustafa Kemal'i düşünüyorum;

Ölmemiş bir kasım sabahı!

Yine bizimle beraber her yerde,

Yaşıyor dört köşesinde vatanın

Yaşıyor damar damar yüreklerde.

Mustafa Kemal'i düşünüyorum,

Altın saçları dalgalanıyor rüzgârda,

Mavi gözleri ışıl ışıl, görüyorum

Uykularıma giriyor her gece.

Ellerinden öpüyorum.

Yukardaki dizeler Ümit Yaşar Oğuzcan'a ait. Mustafa Kemal Atatürk'ü, kurtuluş savaşının Sarı Paşa'sı, Türkiye Cumhuriyetin kurucusu ve Mavi Gözlü Devi anlatıyor.

Yıllar önce Afyon'a görevli olarak gittim. Mustafa Kemal-Kurtuluş Mücadelesi-Cumhuriyet konulu bir dizi panel düzenlendi. Afyon Kocatepe Üniversitesi Konferans salonlarında çok sayıda panel ve konferans takip ettik. Muhteşem bir organizasyondu. Damarlarımıza kadar kurtuluş mücadelesi, büyük zafer, zaferin ana mimarlarından birisi olan Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhuriyeti hissettik. O muhteşem zaferin Mimarı olan Mustafa Kemal atatürk'ü tüm yönleri ile dinlemek müthişti. Disiplinli, ileri görüşlü, devrimci, çalışkan ve sabırlı, çok yönlü bir düşünce gücüne sahip büyük bir lider duruyordu karşımızda. Dünyada 1900-2000 yılları arasında öncü olarak seçeceğiniz başka bir lider yoktu ve başkaca'da bir seçenek kalmamıştı.

Dünya kamuoyunda 'Dahi Lider' olarak tanımlanan Atatürk, Türkiye'nin ilk geometri kitabını yazmış aynı zamanda Medeni Bilgiler ve Nutuk adlı kitapları da hem Türkiye'de hem de dünyada en çok okunan kitaplar arasında yer alıyordu. Nutuk lise yıllarında okuduğum eseriydi.

23 Ağustos'ta o muhteşem zaferin yaşandığı alanı gündüz gözü ile gezdik. 30 Ağustos Zaferinin yaşandığı alan hepimizin üzerinde derin izler bıraktı. Kocatepe'de bir masanın üzerine yığılmış savaş krokileri ile muhteşem zaferin bütün detayları aktarıldı.

25 Ağustos'u 26 Ağustos'a bağlayan gece ZAFER YÜRÜYÜŞÜ yapıldığı gün! Aynen Mustafa Kemal ve kurtuluş savaşı kahramanlarının geçtiği yoldan ilerleyerek ellerimizde meşalelerle Kocatepe'ye çıktık. Şah damarımın kabardığını, nefes almakta güçlük çektiğimi, kanımın vücudumun içerisinde akışının bile nissettiğimi söylesem sanıyorum abartmış olmam. Asker çocuğu olmam nedeniyle zaten 30 Ağustos zaferleri'nin nasıl coşku içerisinde kutlandığını çocukluğumdan itibaren bilirim. Biz bu mutluluğu hem askeri alanda, hem de meydanlarda yaşamıştık.

Şuhut'tan, başlayıp Kocatepe'de sona ermekte ve Mustafa Kemal'in kullandığı yaklaşık 14 km olan güzergahı Üniversite öğrencilerinin arasında elimizde meşale, dilimizde marşlarla tamamladık.

Ana karargahın kurulduğu Kocatepe'ye geldiğimiz zaman bir taşın üzerine oturup ellerimi çenemin altına koydum ve düşünmeye başladım. Türk ordusu düşmana görünmeden gece yürüyüşleri ile bütün gücünü bu bölgeye getirmiş Yunan ordusunun savunma hatlarının neredeyse dibine girmiş ve yerleşmişti. Ne muhteşem bir "TÜRK AKLI" dedim. Orada olmak kitaplardan okuyarak yaşamaktan çok farkı bir durum.

Sonra Nazım'ın şiiri geldi aklıma. Mustafa Kemal Paşa'nın şarapnel kurşunu ile yaralandığı yerde hemen anıtının dibindeydim. Şiirin dizeleri geldi aklıma:

Sarışın bir kurda benziyordu./Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı./Yürüdü uçurumun başına kadar, eğildi, durdu./Bıraksalar İnce, uzun bacakları üstünde yaylanarak/Ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak/Kocatepe’den Afyon ovasına atlıyacaktı.

Lise'de Türk dile ve edebiyatı bölümünde okudum. Mehmet Akif Ersoy'un Çanakkale şiiri bitirme tezimiz olarak verildi. Kople ezberledik, ne anlattığını sayfalarca yazdık. aynı dönem'de Nazım Hikmet hayranlığım büyüktü. Edebiyat öğretmenim O'nun şiirlerini bize sevdirdi. 1968'e kadar yasaklı bir şairdi Nazım Hikmet. 12 Eylül Cuntası'da bir dönem kitaplarını yasaklılar kapsamına aldı. Oysa Kuva-i milliyete destanı ve Kurtuluş savaşı destanı ne kadar da muhteşem bir şekilde kaleme alınmış ve anlatılmıştır. Ah o yasaklar, ah o yalanlar!

Bugün hepimizin kalbinin içinde ayrı bir yeri olan büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün ölüm yıldönümü. Bana göre ölüm son olmadığı için O hala yaşıyor ve yaşamaya devam edecek. Bazı isimler geride bıraktıkları mücadele, yaptıkları ile ölümsüzleşirler. Mustafa Kemal Atatürk'te hayatı, yaptıkları geride bıraktıkları ile ölümsüzler listesine girmiş büyük bir liderdir. Bedenen aramızda olmasa bile fikirleri ile bizimle birliktedir.

Unutmayın "Bağımsızlık bizim karakterimizdir"

Ne demişti?

"Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır."

Destanla başladık destanla bitirelim:

‘Dörtnala gelip Uzak Asya’dan

Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket bizim.

Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak

Ve ipek bir halıya benzeyen toprak,

Bu cehennem, bu cennet bizim.

Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,

Yok edin insanın insana kulluğunu bu davet bizim…

Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür

Ve bir orman gibi kardeşcesine, bu hasret bizim..’

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.