Ali Babacan: Ülkemizdeki mevcut yönetim krizinin en ağır maliyetini kadınlar ödüyor

Politika

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin 'Kadın İçin Adalet Eylem Planı'nın kamuoyuna duyurulduğu toplantıda, "Ülkemizdeki mevcut yönetim krizinin en ağır maliyetini kadınlar ödüyor, bunu çok iyi biliyoruz. Her hanenin geçim yükünü üstlenenler; kadınlar. Tüm bu krizlerin bedelini maalesef canlarıyla ödeyenler de onlar…" dedi.

Babacan, partisinin Kurucular Kurulu üyesi, emekli asker Metin Gürcan’ın gözaltına alınmasıyla ilgili olarak da “Bu gelişme eğer siyasi bir nitelikteyse, eğer hedef partimize yönelik bir tutumsa veya ülkenin bu ağır ekonomik kriz gündeminin üzerini örtmekse, bu tür girişimler DEVA kadrolarını asla yıldıramaz’ dedi.

DEVA Partisi’nin iktidara geldiğinde uygulamaya koymayı planladığı ‘Kadın İçin Adalet Eylem Planı’nın kamuoyuna duyurulduğu, İstanbul İl Başkanlığı’nda Kadın Politikaları Başkanı Elif Esen ve Hukuk ve Adalet Politikaları İstanbul İl Başkanı Av. Zerrin Baysal’ın katılımıyla gerçekleşen basın toplantısında konuşan

Ali Babacan açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Hukuki desteğimizle Metin Gürcan’ın yanındayız"

“Bakırköy Sulh Ceza Hakimliği’nin kararı üzerine bugün Metin Gürcan’ın evinde arama yapıldı. Kendisi şu anda gözaltında. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2020 yılındaki bir soruşturmasına dayanarak bu işlemin yapıldığı bilgisini almış durumdayız. Söz konusu soruşturmayla ilgili bizim hukukçu arkadaşlarımız konuyu çok yakından takip ediyor. Ben eşi Senem Hanım’la telefonda görüştüm, geçmiş olsun dileklerimi ilettim. Hem ailesine olan desteğimiz hem de Metin Bey’e olan hukuki desteğimiz yoğun şekilde devam ediyor. Şunu özellikle vurgulamak istiyorum: Bu gelişme eğer siyasi bir nitelikteyse, eğer hedef partimize yönelik bir tutumsa veya hedef ülkenin bu ağır ekonomik kriz gündeminin üzerini örtmekse, bu tür girişimler DEVA kadrolarını asla yıldıramaz. DEVA kadrolarını asla yolundan alıkoyamaz. Eğer bu işin arkasında bir siyasi niyet varsa, siyasi motivasyonla yapılan bir iş ise, ki bu tür gelişmeler de olabiliyor biliyorsunuz, biz yolumuza devam ediyoruz. DEVA kadrolarını asla yıldıramazlar.” "Tüm Türkiye’de adından en çok söz edilen siyasi partilerden birisiyiz"

“Türkiye’de geleneksel olarak muhalefet dış politika ve dış güvenlik konularında muhalefet yapmazdı. Hükümet ne derse muhalefet en hafifinden sessiz kalırdı. Bizimle beraber bu gelenek değişti. Hükümetin dış politikadaki, dış güvenlik konularındaki hatalarını açık açık, ön alıcı bir şekilde işaret ediyoruz. Bu ülkenin geri dönülemez yollara girmemesi, içinden çıkılmaz sorunların içine yuvarlanmaması için gayret ediyoruz. Metin Bey de partimizde dış politika ve dış güvenlik meselelerini en keskin bir şekilde, en sivri dille eleştiren arkadaşlarımızdan bir tanesi. Çok sayıda televizyon yayınına çıkıyordu, raporlar yazıyordu, köşe yazıları yazıyordu. Bu şekilde de tabii ister istemez bazılarının rahatını, huzurunu kaçırıyordu… Tabii şu da önemli, bu dönem DEVA Partisi’nin her geçen gün güçlendiği, her geçen gün etkisinin arttığı bir dönem… Tüm Türkiye’de adından artık en çok söz edilen, en çok takip edilen siyasi partilerden birisi oldu DEVA Partisi… Biz aynı zamanda hukuka çok saygılı, hukukun üstünlüğünü çok önemseyen bir siyasi partiyiz. Dolayısıyla meselenin sadece ve sadece hukuk çerçevesinde gidip gitmediğinin de takipçisi olacağız.” "İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz"

“Bizim ülkemizde, hatta bu şehirde imzalanmış, adımızı verdiğimiz İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz, sahip çıkıyoruz. Bu nedenle gece yarısı tek bir kişinin imzası ile çıkılan sözleşmeyi savunmaya devam edeceğiz. Çünkü kadına yönelik şiddetin öncelikle bir zihniyet sorunu olduğunu biliyoruz, bunu yüreklendirecek her türlü siyasi hamlenin karşısındayız.” "Ülkemizdeki yönetim krizinin en ağır maliyetini kadınlar ödüyor"

“Ülkemizdeki mevcut yönetim krizinin en ağır maliyetini kadınlar ödüyor, bunu çok iyi biliyoruz. Her hanenin geçim yükünü üstlenenler; kadınlar. Yokluğu, yoksulluğu en derinden fiilen yaşayanlar; yine onlar. Demokrasi kriziyle, eşitliğe aykırı muameleyle en çok muhatap olan onlar. Hukuk kriziyle, her alanda hukuksuzluğu iliklerine kadar yaşayan onlar. Hakkını ararken dahi ‘başında örtü var’, ‘kılığına kıyafetine bak’, ‘o saatte ne işi varmış’ gibi her türlü haksız ve hadsiz müdahaleyle karşılaşan onlar. Tüm bu krizlerin bedelini maalesef canlarıyla ödeyenler de onlar…” "Kadınların tüm karar mercilerinde söz sahibi olması gerek"

“Partimizin programında da açıkça yazdığımız üzere toplumsal cinsiyet eşitliğine önem veriyoruz. Kadınların her alanda eşit hak ve şartlarda olması gerektiğine ve bunun için birlikte çalışmanın zorunluluk olduğuna inanıyoruz. Bu nedenle; partimizde ‘kadınlar kolu’ gibi ayrı bir yapılanma bulunmuyor. kadınları ‘yardımcı güç’ veya seçimden seçime sahaya sürülecek ‘yedek kuvvet’ olarak görmüyoruz. Çünkü biz tüm karar mercilerinde kadınların söz sahibi olması gerektiğini düşünüyoruz.” "Siyasi partilerdeki en yüksek kadın kotası %35 ile bizde"

“Hedefimiz parite olmakla birlikte şu an partimizde %35 cinsiyet kotası var. Eşitliği sağlayana dek en az %35 ile hareket etmeyi şart koştuk. Bu, tüm siyasi partiler içindeki en yüksek kotadır. Çünkü biz kadın erkek yan yana yürüyeceğiz dedik. Siyaset sadece erkeklere bırakılamayacak kadar ciddi bir iştir dedik.” "Yasaların önleyici gücünü ortaya çıkaracağız"

“Kadına yönelik şiddetle mücadele amacıyla oluşturulmuş tüm yasal düzenlemelerin etkin biçimde uygulanmasının takipçisiyiz. Her ne kadar belli bir dönemde iç hukukumuzda olumlu düzenlemeler yapılmış olsa da uygulamadan kaynaklanan sorunları biliyoruz, görüyoruz. Bu nedenle bu sorunları ortadan kaldırmak üzere gerekli her türlü tedbiri alacağız, yasal düzenlemeleri gerçekleştireceğiz. Yasaların önleyici gücünü ön plana çıkaracağız.” "Kadın hareketine bu ülkenin bir ferdi olarak teşekkür ediyorum"

“Aslolanın şiddet olaylarının gerçekleşmesini önlemek. Olay olduktan sonra ceza önemli ama cezanın asıl amacı biliyorsunuz caydırıcılık. Uygulamada, haksız sonuçlara yol açan ‘iyi hal indirimi’ gibi düzenlemeleri kadın hak ve özgürlüğünü koruyacak şekilde yapılandıracağız. Bir kez daha buradan, ülkemizde senelerdir yılmadan, baskılara aldırmadan mücadelesine devam eden kadın hareketine bu ülkenin bir vatandaşı olarak teşekkür ediyorum.” "‘Hele bi seçilelim yaparız’ zihniyetinde asla değiliz

“DEVA Partisi olarak bir ilke imza atıyoruz. Siyasi tarihimizde ilk defa, seçimlerden çok önce, iktidar olduğunda neler yapacağını detaylı olarak, madde madde, bütçesiyle, takvimiyle, eylem planları olarak açıklayan ilk partiyiz. Çünkü biz seçimlerin ardından, göreve geldiğimiz ilk dakikada dahi ne yapacağımızı çok iyi biliyoruz. Eski alışkanlıklar gibi, ‘yaparız’, ‘bakarız’, ‘hele bi seçilelim’ zihniyetinde asla değiliz. İşte bu nedenle, iktidarımızın ilk 90 gününde ve ilk 360 gününde uygulamaya koyacağımız politikaları, en somut biçimiyle halkımızla paylaşıyoruz.” "Caydırıcı yaptırımlarla potansiyel katilleri engelleyeceğiz"

Toplantıda ‘Kadın İçin Adalet Eylem Planı’nı detaylarıyla kamuoyunun bilgisine sunan DEVA Partisi Kadın Politikaları Başkanı Elif Esen ise şu vurguyu yaptı:

“Son yapılan araştırmalardan birinde bugün üç kadından birinin toplumda, evinde, iş yerinde kendini güvende hissetmediğini ortaya çıkarıyor. Devletin bu konuyla ilgili yapmış olduğu son araştırma ise 2014 yılına dayanıyor. O yılda da veriler son derece vahim, 10 kadından 6’sının şiddet gördüğünü gösteriyor. Ama bu son veriye baktığımızda, üç kadından biri yaşadığı ortamda, ülkede kendisini huzurlu ve güvende hissetmiyor. Şiddeti önlemek konusunda bakış açımız şöyle: Öncelikle şiddettin koruyucu, önleyici tedbirlerle ortaya çıkmasını engellemek bizim asli hedefimiz olacak. Bu konuda sıkıntı yaşaması muhtemel kişilerin adalete kolayca erişimlerinin sağlanması ve caydırıcı yaptırımlarla potansiyel katillerin engellenmesi de ikinci önceliğimiz.”

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.