banner89

banner88

Merkez Bankası faiz indirebilir mi, indirirse enflasyon düşer mi?

EKONOMİ 09.08.2021, 15:36
Merkez Bankası faiz indirebilir mi, indirirse enflasyon düşer mi?

  • Prof. Dr. Selva Demiralp
  • Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi

Geçtiğimiz hafta içinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan para politikasını yakından ilgilendiren iki önemli mesaj verdi.

  • "Ağustos sonrası enflasyon düşecek"
  • "Sonraki dönemde faizler de düşeceği için enflasyon tekrar yükselmeyecek"

12 Ağustos'ta gerçekleşecek Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu toplantısı öncesinde bunlar oldukça kritik mesajlar. Çünkü bir taraftan TCMB'yi faiz indirimine çağırırken öte yandan uzun süredir tartıştığımız faiz-enflasyon ilişkisini tekrar gündeme taşıyor.

Ağustos sonrası enflasyon düşer mi?

Temmuz itibarıyla yüzde 19 seviyesine ulaşan enflasyon, eğer önümüzdeki beş aylık dönemde geçtiğimiz iki senenin ortalamalarına paralel bir seyir izlerse seneyi yüzde 17,5 civarında bitirebilir.

Bu oran, Kasım ve Aralık aylarında geçen seneki yüksek seyir tekrar etmezse bir miktar aşağı gelebilir. Ancak TCMB beklenti anketine göre o durumda bile sene sonu enflasyonu yüzde 16,3 seviyesinde bekleniyor. Özetle, Ağustos sonrası dönemde enflasyonun bir miktar düşmesi konusunda genel bir beklenti mevcut. Ancak:

Sene sonu enflasyon beklentisi kağıt üzerinde yüzde 14 olan, piyasa beklentisi bunun en az iki puan üzerinde olan bir Merkez Bankası'nın faiz indirimine gitmesi doğru mudur? Faiz indirimine giderse enflasyon düşer mi artar mı?

Faiz enflasyon ilişkisi

Politika faizi ve enflasyon arasındaki nedensellik ilişkisi üzerine çok yazıp çizdik. Yine de şu noktaların altını tekrar çizmekte fayda var:

Faiz, hem enflasyonu artırıcı hem de azaltıcı iki kanalı harekete geçirir. Nedir bu kanallar?

  • Faiz, üretici açısından borçlanma maliyetidir. Dolayısı ile faiz arttığında borçlanma maliyeti ve bunun getirdiği enflasyonist baskı da artar.
  • Daha uzun vadede, yüksek faiz kur ve talebi aşağı çekeceği için enflasyon düşer.

Zıt yönde çalışan bu iki kanaldan ikincisi daha büyük bir etkiye sahiptir. Yani yüksek faizin ekonomi üzerindeki net etkisi enflasyonun azalmasıdır.

Bu nedenle faiz artışı sonrası beklentiler de aşağı yönlü revize edildiğinden enflasyonu aşağı çekecek üçüncü bir kanal da devreye girer. Bunları nereden mi biliyoruz? Bu konuda yapılan ampirik çalışmalar bize bunu gösteriyor.

Peki ya, "Akademik çalışmaya ne gerek var, faizi ve enflasyonu aynı anda grafiğe koyalım, eğer faiz artarken enflasyon düşüyorsa o zaman inanırız, ama eğer faiz artarken enflasyon da artıyorsa inanmayız" denirse?

İşte orada durmak gerek. Çünkü değişkenler arasındaki nedensellik ilişkisi çıplak gözle ayırt edilemeyebilir. Hele de iki değişken aynı anda birbirini etkiliyorsa, yani bir taraftan enflasyon yükselince Merkez Bankası faiz artırırken öbür taraftan yüksek faiz kısa vadede enflasyonu artırıcı, uzun vadede azaltıcı bir etki yapıyorsa bu karmaşık ilişkinin altından basit bir grafikle çıkamayız. Biraz daha açmak için enflasyon ve faizin bir arada olduğu grafiğe bir göz atalım:

Görülen o ki iki değişken aynı anda artıp azalıyor. Ancak bu gördüğümüz ilişki korelasyondur. Yani bir nedensellik göstermek zorunda değildir. Eğer bir nedensellik varsa da onun yönü hakkında bilgi vermeyebilir. Yani faiz yüksek olduğu için mi enflasyon artıyor yoksa enflasyon yüksek olduğu için mi faiz artıyor onu grafiğe bakarak anlayamazsınız.

Bütün bunlar aslında oldukça teknik kavramlar. Ancak bu kavramlar gündemi o kadar meşgul ediyor ki açıklanmaları gerekiyor. Bir başka örnek vererek açıklayalım. Pandemi döneminde vaka sayıları artınca kapanmalar artıyor, kapanmalar artınca vaka sayıları azalıyor. Bu durumda vaka sayılarını ve kapanma dönemlerini eş zamanlı olarak aynı grafiğe koyduğumuzda tıpkı faiz ve enflasyon grafiğinde olduğu gibi pozitif bir korelasyon görürüz.

Çünkü kapanma kararı sonrası vaka sayılarının azalması zaman alır. Eğer bu dinamik ilişki doğru ayrıştırılamazsa kapanma olunca vakalar artıyor gibi ters nedensellik çıkarımları yapılabilir.

İşte nedenselliği çıplak gözle ya da basit mantıkla ayrıştırmanın mümkün olmadığı zamanlarda bilimsel metotlar devreye girer. Faiz ve enflasyon arasında da benzer bir iki taraflı nedensellik var. Faiz artarsa maliyetler artıyor ve enflasyonu tetikliyor. Ancak enflasyon artarsa da Merkez Bankası faiz artırıyor ki kur ve talep baskısı azalsın. Bu durumda net etki nedir?

Aslında biraz dikkatli düşünen okuyucular konunun dışında olsalar da net etkiyi tahmin edebilirler. Çünkü eğer nette Merkez Bankası'nın faiz artırımı enflasyonu düşürmese böyle bir adım atılmaz. Bilakis Merkez Bankası inisiyatifi altında olan faizi daha da düşürür ki enflasyon da düşsün. Ancak mekanizma o şekilde işlemiyor. İşte bu nedenle tüm dünyada enflasyonist baskılar faiz artırmak sureti ile gideriliyor.

Faiz indirim çağırısı enflasyonu artırıyor

Yüzde 5'lik hedefin neredeyse dört katı bir enflasyonu bağımsız bir Merkez Bankası'nın bile düşürebilmesi kolay değil. Fiyatlama davranışlarının giderek bozulduğu, global enflasyonist baskıların yüksek olduğu, Fed'in sıkılaşma için fırsat kolladığı bir ortamda TCMB'nin bir faiz indirimine gidebilmesi çok zor. Çünkü faiz indirimi enflasyonu düşürmeyip bilakis hem kur kanalı hem de talep ve beklenti kanalı ile enflasyonu daha da artıracaktır.

Son bir noktanın altını çizmek isterim. Cem Çakmaklı ve Gökhan Şahin Güneş ile yaptığımız araştırmanın sonuçlarına göre siyasi kanattan gelen faiz indirim çağırılarının akabinde TL'deki değer kaybı 2013 sonrası dönemde giderek artıyor. Son dönemde, bu tür çağrılar sonrası TL'nin ortalama 30 baz puan değer kaybettiğini gözlemliyoruz. Bu çalışmadan yola çıkarak şunu söyleyebiliriz: TCMB üzerindeki siyasi baskılar ve faiz indirimi çağırıları malesef kuru, piyasa faizlerini ve enflasyonu daha çok artırıyor. Bu durum, işi zaten zor olan TCMB'nin misyonunu daha da ulaşılmaz hale getiriyor.

Yorumlar (0)
15
kapalı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 35 58
4. Başakşehir 35 55
5. Beşiktaş 35 54
6. Alanyaspor 35 49
7. Kasımpasa 35 49
8. Rizespor 35 49
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 34 45
11. A.Demirspor 35 44
12. Samsunspor 35 42
13. Kayserispor 35 41
14. Ankaragücü 35 39
15. Karagümrük 35 37
16. Konyaspor 34 36
17. Gaziantep FK 34 34
18. Hatayspor 34 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 35 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 33 72
2. Göztepe 33 69
3. Sakaryaspor 33 57
4. Bodrumspor 33 56
5. Ahlatçı Çorum FK 33 56
6. Kocaelispor 33 55
7. Bandırmaspor 33 50
8. Boluspor 33 50
9. Gençlerbirliği 33 50
10. Erzurumspor 33 44
11. Manisa FK 33 40
12. Ümraniye 33 40
13. Keçiörengücü 33 39
14. Tuzlaspor 33 37
15. Adanaspor 33 36
16. Şanlıurfaspor 33 35
17. Altay 33 9
18. Giresunspor 33 7
Takımlar O P
1. Arsenal 36 83
2. M.City 35 82
3. Liverpool 36 78
4. Aston Villa 36 67
5. Tottenham 35 60
6. Newcastle 35 56
7. Chelsea 35 54
8. M. United 34 54
9. West Ham United 36 49
10. Bournemouth 36 48
11. Brighton 35 47
12. Wolves 36 46
13. Fulham 36 44
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 36 37
16. Brentford 36 36
17. Nottingham Forest 36 29
18. Luton Town 36 26
19. Burnley 36 24
20. Sheffield United 36 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 34 87
2. Girona 34 74
3. Barcelona 34 73
4. Atletico Madrid 34 67
5. Athletic Bilbao 34 61
6. Real Sociedad 34 54
7. Real Betis 34 52
8. Valencia 33 47
9. Villarreal 34 46
10. Getafe 34 43
11. Osasuna 34 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 34 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 34 32
17. Celta Vigo 34 32
18. Cadiz 34 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14
Kocaeli Haberleri