Kocaeli'nin İzmit ilçesinde yaşayan 67 yaşındaki Kemal Bineklioğlu, 52 yıldır balıkçılık yapıyor. Balıkçı bir ailede büyüyen Bineklioğlu, kendisi de bu mesleğe 15 yaşında başladı. Eğitim hayatı boyunca da fırsat buldukça balık tutan ve tezgahta satış yapan Bineklioğlu, İzmit'te bulunan Türkiye Selüloz ve Kağıt Fabrikaları A.Ş'de (SEKA) makine ressamlığı üzerine çıraklık eğitimi aldı. Eğitimini bitirdikten sonra SEKA'da ve çeşitli fabrikalarda çalışan Kemal Bineklioğlu, uzun yıllar çalıştıktan sonra balıkçılık mesleğine geri döndü. Ailesinden kendisine miras kalan balıkçılık mesleğini hem eğitim hem de iş hayatı boyunca asla bırakmayan Bineklioğlu, şimdilerde sadece balıkçılık yapıyor.
"Hayatımız yine balıkçılıkla devam edecek"
Geçimini balıkçılıkla sağlayan bir ailede büyüdüğünü belirten Bineklioğlu, "Benim dedem, babam ve ağabeyim balıkçıdır. Balıkçılıkla geçimini sağlayan bir aileyiz. Çocukluğum Karamürsel ilçesi Ereğli köyünde teyzemin yanında geçti. Eniştemin kayıkçı motorları vardı. Yaz tatillerini balıkçılık yaparak geçirdim. O zamanlar Ereğli köyündeki insanların geçim kaynağı balıktı, başka bir gelir kaynağı yoktu. Ereğli köyünde balığın her türlü yakalanmasını yaptım. 1969 senesinde SEKA çırak okuluna girdim. SEKA çırak okulundan makine ressamı olarak çıktım. SEKA’da 18 sene makine ressamı olarak çalıştım. Bu zaman zarfında aynı zamanda yine de balıkçılığı devam ettirdim. Şu anda hala balıkçılığı devam ettiriyorum. Hayatımız yine balıkçılıkla devam edecek" dedi.
"Babamın içinde bulunduğu araç denize uçtu"
Babasının içinde bulunduğu aracın 1961 yılında denize uçtuğunu söyleyen Bineklioğlu, "1961 senesinin ekim ayında İstanbul Beykoz Çubuklu köyüne balık almaya giderken babamın da içinde bulunduğu araç denize uçtu. Babam da boğularak hayatını kaybetti. Biz dört erkek kardeşiz, küçük kardeşimi de geçen sene trafik kazasında kaybettim" diye konuştu.
"Biz denizin ve balığın çocuğuyuz"
Denizi çok sevdiğini söyleyen Bineklioğlu, "Ben denizi çok severim, yaz mevsiminin her gününü denizde geçiririm. Babam denize uçtu diye denizden korkmak olmaz. Biz denizin ve balığın çocuğuyuz. Balığın peşinden giden insanlarız. 2-3 öğün balık yediğimiz olmuştur" dedi.
