banner89

banner88

Eski MİT yöneticisi Eymür: Başka türlü konuşma imkânı yoksa işkence olabilir, çünkü çok inatçı tipler var!

GÜNDEM 05.11.2021, 09:40 05.11.2021, 17:00
Eski MİT yöneticisi Eymür: Başka türlü konuşma imkânı yoksa işkence olabilir, çünkü çok inatçı tipler var!
Eski MİT yöneticisi Mehmet Eymür, ""Başka türlü konuşma imkânı yoksa işkence olabilir, çünkü çok inatçı tipler var" açıklamasında bulundu.
Eski MİT Kontrterör Dairesi Başkanı Mehmet Eymür, T24'ten Gökçer Tahincioğlu'na yaptığı açıklamalarda 1970'lerden bu yana katıldığı operasyonlarla ve kendisiyle ilgili yaşanan tartışmalarla ilgili konuştu.

"Genelkurmay istedi, biz yaptık"

- ‘Babalar operasyonu' halen konuşuluyor. Genelkurmay'dan izin istemiştiniz yapabilmek için.

Hayır, Genelkurmay istedi o zaman Dündar Kılıç'ın alınmasını. Özellikle istemişlerdi. Bilmiyorum nedenini ama biz o yüzden yaptık. Bazı paşalarla da ilişkisi vardı, ondan tahmin ediyorum.

- Dündar Kılıç'ın size yönelik ağır suçlamaları var. İşkence yaptınız mı?

İşkence sayılmaz. Zaten oraya düşmek işkence sayılır. Gözleri kapalı devamlı, küçük bir hücrede kalıyor. Oraya düşmek yeterli.

- Hep bahsediliyor ama kaba dayak, elektrik vs. gibi yöntemlerden. O yöntemler yok muydu?

Vardı.

- Siz yaptınız mı?

Yapmışımdır.

- Pişmanlık duyuyor musunuz?

Duymam, çünkü aşırı bir şey yapmadık. Daha çok taktikleri kullanmak istedim. Bizim hanım arkadaşları bağırtırdık. "Kızını aldık" derdik sonra suçluya. Bağıran bizim arkadaşımız. "Konuşacaksan konuş sıkıntıya girecekler yoksa" derdik mesela. Tiyatro yapardık biraz.

- Bu işkence değil mi, teşkilatta bunun eğitimi var mı?

Bizim meslekler akıl mesleği. Aklın varsa formüller buluyorsun. İlla işkence yapmak şart değil. Mühim olan konuşturabilmek.

- Hanefi Avcı mesela, işkence yaptığını ama pişmanlık duyduğunu söylemişti.

Ben kendisini pek sevmem. Pişmanlıktan yararlanan bir sürü Kürdü çok kullandı. Onların kirli işleri vardı. Elinde bir sürü polis memuru varken başka adamları kullanması, boyundan büyük işler. Yurtdışında polisin öyle bir görevi yok. Örgütlenmeler kurmaya kalktı. PKK'ya karşı. Örgütleri kuranları falan öldürmek amaçlı. Ekip yolladı Öcalan için. Bir şey yapamadan döndüler.

- Siz de operasyon yaptınız Öcalan için, sizinki neden planladığınız gibi gitmedi?

Maşallah her yerden engel aldık. Bugün cezaevinde olan Çevik Bir. O zaman istihbaratın başında. 1 ton patlayıcı aldık. Ertesi gün Cumhuriyet gazetesinde yazı çıktı, "MİT patlayıcıyı ne yapacak" diye. Cumhurbaşkanından, siyasilerden izin aldık. MİT Müsteşarı bile yapamaz izin almadan. İzin almadan nasıl yapacağız. Genelkurmay Başkanı ve Cumhurbaşkanı okeylemişti zaten. Takdim yapmıştık. Elimizdeki bilgileri bildirmiştik. Güzel bir takdimdi. Çalışmalardan bahsettik. Tamam dediler. Devam ettik. Yeşil vardı. Bir de asker şahıslar vardı. Oraya yolladığımız resmi görevliler vardı gizlice giren. Esasen başarısız da denilemez. Apo'yu öldüremedik ama öyle büyük bir patlama yaptık ki Suriye ürktü. O zamanki Kara Kuvvetleri Komutanı'nın bir beyanı oldu. O konuşmadan sonra Suriye'den çıkarttılar. Yani ön ayak oldu. Bir başarıdır. Korkuttu çünkü Suriye'yi. 17 metre çukur açılmış patlamanın olduğu yerde.

- Kızıldere'de ve Ulaş Bardakçı'nın öldürüldüğü operasyonda yargısız infaz yapılmadı mı?

Bu operasyonlarda vardım. Yargısız infaz yoktu, ben de ölebilirdim. Milim kaldı ölmeme… Bardakçı'nın kaldığı eve gittik. Kolejli bir kızın eviydi. Bina sahibi Mahmut Dikler'di. Siyasi şubenin başıydı Dikler. Evde girdik arama yaptık. Peruk buldum ben bir odada, yatak odasında. Aldım peruğu evin kiracısı olan Lale Arıkdal'a gittim, bu peruk kimin dedim. O arkadaşımın dedi. O arada bir kıyamet koptu. Benim girdiğim odaya giren polis memuru, fermuarlı dolabı açıyor. Ben de bakabilirdim orada, bakmadım. Kıza sormam beni kurtardı. Polis memuru yaralandı. Ağır yaralandı. Karnından yedi. O da ateş ediyor, dolap yıkılıyor. Ulaş Bardakçı böyle öldü. Dışarıdan da ateş açtılar bizimkiler. "Biz varız içeride" dedik. Hayatta kalmamız tesadüf. Kızıldere'de de yok yargısız infaz. Biz bir kere çok ikna etmeye çalıştık. Sonra keskin nişancı vuruyor Mahir Çayan'ı, öyle başlıyor. Damdayken vuruyor.

- Siz niye bu operasyonlardasınız?

Çayan'lar (Maltepe Cezaevi'nden) kaçtıktan sonra Memduh Ünlütürk paşa bu işle ilgilendi. Sonradan öldürdüler. Benle Süleyman Yenilmez albay, ikimizi ona yardımcı görevlendirdiler. Zırhlı birliğe gittik, teğmenler, üsteğmenler geliyor. Anlatıyorlar. Hiçbir şey yok. Nasıl kaçtıkları araştırılıyordu. O arada Fuzuli Yazıcı isimli teğmen, tutuklulardan Rüçhan Manas'la evlenmek istiyor. Dilekçe veriyor. Öğreniyoruz ki nöbetçi iken kız bunu etkilemiş. Bunu angaje etmişler. Her türlü yardımı yapmış. Bunu sorguya aldık, Yazıcı'yı. Ziverbey'de onun sorgusunu yaptım. Genç bir çocuktu. Ağlamaya başladı. Başta böbürleniyordu, "Gözlerimi kapatmayın, ben askerim" diyordu. "Yaparız" dedik. "Burada usul böyle" dedik. Neticede örgütün çökertilmesi onun konuşması ile başlamıştır. Halka halka büyüdü operasyon. Bu insanları terör örgütü olarak görüyordum elbette. Perinçek'in durumu daha değişikti. Entelijans faaliyeti onunki.

- Ziverbey Köşkü'nde başka kimleri sorguladınız?

Ziverbey zaten kısa süre kullanıldı. O dönemin sorgularında bir ay falan çalıştım. (Ziverbey'de sorgulanan ve Ziverbey Köşkü adlı kitabı yazan) İlhan Selçuk'ların döneminde yoktum.

- Ziverbey bir işkence merkezi miydi?

Herkese yapılıyor diye söylemek mümkün değil. Ama yapılan da vardı. Mesela bir kurye vardı. Bana dert yanardı. Bugün elektrik tedavisi yok mu, romatizmalarım azdı diye dalga geçiyordu. "Başka türlü konuşma imkânı yoksa işkence olabilir, çünkü çok inatçı tipler var!"

- Bu size normal mi geliyor. Sistematik işkence yöntemleri bunlar. Bunların suç olması gerekmez mi? Ama siz hâlâ devlet için gerekli, diyorsunuz.

Hayır, başka türlü konuşma imkânı yoksa olabilir. Hâlâ da öyle düşünüyorum. Çünkü çok inatçı tipler var. Başka türlü konuşturmak çok zor.

- Ama hep bu şekilde birisini konuşturmak suç, hem de bu yöntemle insanın üstüne suç da atılabilir…

Sorguculuk o hakikati öğrenebilme meselesi zaten. Bir tek işkence yapmak değil sorguculuk.

- Çok sayıda insan faili olmadığı eylemleri üstlenmek zorunda kalmadı mı?

Vardı, iyi sorgucu arkadaşlarımız vardı.

- Peki bitti mi, bu yöntemler uygulanıyor mu?

E daha ağırları var. Ölümler var. Kayıp MİT mensubu var sorguya alınan…

- Çok sayıda kişi ortadan kayboldu, bunlar istihbarat operasyonu mudur?

E tabii öyle. Ayrıca kimse işkence yapmayı muteber bir şey gibi görmez. Ancak sadist ruhlu insanlar böyle bakar. Ama çok büyük bir kavganın içerisine giriyorsunuz. O kavgada galip gelmeniz lazım. Yoksa ipin ucu kaçıyor.

- Karşıdakini hasım olarak mı görüyorsunuz?

Tabii.

- 90'larda yapılan operasyonların bazıları nedeniyle Türkiye, AİHM'de mahkûm oldu. Yargısız infaz mahkûmiyetleri var. Yakın mesafeden atış, işkence...

Onları tasvip etmiyorum. Bildiğim kadarıyla, çok bilmiyorum. Arşivlerde olmayan çok konular vardır…

- Yapılan ya da engellenen başkaca eylemler var mı, Murat Bozlak'a (eski HADEP Genel Başkanı) suikasti engellediğinizi söylemiştiniz.

Kaşif Kozinoğlu, bana bağlıydı ama o planlamış. Ben onun tahkikatını yaptım. Engelledik.

- Somut engellenen başka olay?

Yavuz Ataç (eski MİT mensubu) olayı var, Amerikalılarla çalışan. Yazılı bilgiler var hakkında. Çakıcı'ya pasaport verme olayı var kendisinin. Benim makamımı bastı. Silah koymuş beline geldi. Zorla içeri girdi. Yumruk yumruğa girdik. Bundan dolayı ikimiz de ceza aldık. Çakıcı'nın mesajını getiriyormuş. Tehdit etti beni resmen. Çakıcı yakalansın istiyordum ben Amerika'da. Çakıcı'yı yoksa biz sadece bir operasyonda kullandık. Almanya'daki bir operasyondu. PKK'ya karşı bir operasyon. Başarısız olundu bu operasyonda. Hatta sızma oldu… Ben başka bir görev vermedim. O tarihlerde Korkut Eken eğitimini veriyordu. Çakıcı'nın iki sağlam adamı vardı. Onlar bu işlerdeydi. Biri öldü. Eken, puanının düşük olduğunu söylüyordu.

- MİT alıp böyle yetiştiriyor muydu?

İşte alıp böyle eylemlerde kullanılacaksa olabilirdi, eğitim verilirdi.

- Maraş, Çorum, Sivas katliamları var, yöntem bu mudur? Gladio böyle mi oluşur?

Ordu yapıyordu bazı eğitimleri. Bu konularla ilgisini bilmem ama. Gladio dedikleri yapı böyledir.

- Ergenekon'da etkiniz var mı, savcılara bilgi verdiniz mi operasyonun başında?

Ben Ergenekon'un yine Perinçek'in başında olduğu yapıdan çıktığını sanıyorum. O belgeler onun masasından çıktı. Türkiye'ye çok zarar veren bir adam Perinçek. Ben televizyonlarda kaç kere "Hiram Abas'ı öldürten sensin" diye söyledim. Ama hiçbir savcı harekete geçmedi. Bilakis, hakaret etti diye tazminat istiyor. Veli Küçük de vardı bu işin içinde. Veli Küçük bu işlere çok meraklı. Perinçek de meraklı. Ben Zekeriya Öz'le görüştüm. Bildiğim şeyleri söyledim. O beni aldırdı önce. "Sanık olarak mı tanık olarak mı aldıralım" dedi. "Siz bilirsiniz" dedim. "Ama birkaç sene sonra size de aynı şeyleri soran olursa beni hatırlayın" dedim.

Ben Ergenekon operasyonunda doğru hareket edilmediğini düşünüyorum. Bir yapı var. Ama bu çizilen yapı mı başka şey mi bilmiyorum. Gladio dediğim yapı hâlâ olabilir. "Basında çok MİT'çi vardır"

- Ergenekon'da itirafçı olarak kullanılan Tuncay Güney size mi bağlıydı?

Hiç alakam yok. MİT elemanlığı yapmış. Nuri Gündeş'lerin zamanında yapmış. Ben onunla ilgili ‘çift meslekliler' diye yazdım. Veli Küçük'ün adamıydı.

- Basında bu kadar MİT'çi var mı?

Çok vardır.

- Geriye baktığınızda gerçekten hiç pişmanlık duymuyor musunuz?

Gençken daha serttik. Hatalarım muhakkak olmuştur. Ama hep bunu söylerim. Kitabımda da yazdım. Çok hatam oldu, hataları bıraka bıraka düzgün olmaya çalıştım. Hatalardan ders çıkarttım. Ama hâlâ bazen hiddetleniyorum. Şunu verseler de bir sorgulasalar, diyorum.

Yorumlar (0)
15
kapalı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 35 58
4. Başakşehir 35 55
5. Beşiktaş 35 54
6. Alanyaspor 35 49
7. Kasımpasa 35 49
8. Rizespor 35 49
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 34 45
11. A.Demirspor 35 44
12. Samsunspor 35 42
13. Kayserispor 35 41
14. Ankaragücü 35 39
15. Karagümrük 35 37
16. Konyaspor 34 36
17. Gaziantep FK 34 34
18. Hatayspor 34 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 35 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 33 72
2. Göztepe 33 69
3. Sakaryaspor 33 58
4. Ahlatçı Çorum FK 33 56
5. Bodrumspor 33 56
6. Kocaelispor 33 55
7. Boluspor 33 50
8. Bandırmaspor 33 48
9. Gençlerbirliği 33 48
10. Erzurumspor 33 45
11. Manisa FK 33 40
12. Keçiörengücü 33 40
13. Ümraniye 33 38
14. Adanaspor 33 36
15. Şanlıurfaspor 33 35
16. Tuzlaspor 33 35
17. Altay 33 9
18. Giresunspor 33 8
Takımlar O P
1. Arsenal 36 83
2. M.City 35 82
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 36 68
5. Tottenham 34 60
6. Newcastle 35 56
7. Chelsea 35 54
8. M. United 34 54
9. West Ham United 36 49
10. Bournemouth 36 48
11. Wolves 36 46
12. Brighton 35 45
13. Fulham 36 44
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 36 37
16. Brentford 36 36
17. Nottingham Forest 36 29
18. Luton Town 36 26
19. Burnley 36 24
20. Sheffield United 36 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 34 87
2. Girona 34 74
3. Barcelona 34 73
4. Atletico Madrid 34 67
5. Athletic Bilbao 34 61
6. Real Sociedad 34 54
7. Real Betis 34 52
8. Valencia 33 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 34 43
11. Osasuna 34 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 34 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 34 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 34 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14
Kocaeli Haberleri