banner89

banner88

Fehmi Koru: Kılıçdaroğlu çok uğraşıyor ama CHP'nin makûs talihinin değişmesi o kadar zor ki...

GÜNDEM 16.11.2021, 09:32
Fehmi Koru: Kılıçdaroğlu çok uğraşıyor ama CHP'nin makûs talihinin değişmesi o kadar zor ki...

İnsanoğlunun garip özellikleri var, bunlardan biri bana daha da garip gelir: Belleğimiz kendimizle ilgili iyi şeyleri mümkün olduğu kadar silinmez biçimde kayda geçirirken, iyi olmayanları bir süre sonra büyük çapta unutur gider; buna karşılık, başkalarına ait olan iyilikler unutulur da iyi olmayan ne varsa hep belleğin unutulmayanları arasında kalakalır.

Kendinizi yoklayın, bu tespitimin doğru olduğunu göreceksiniz.

Vicdan dediğimiz duygu insanoğlunun bu olumsuz özelliğini biraz olsun telafi mekanizmasıdır.

Herkesin kendi ülkesinin tarihini başkalarından farklı -daha üstün- değerlendirmesinin bir sebebi de belleğimizin bize oynadığı bu oyundur. Bizler başkalarının tarihlerini, eksiklerini, batan yönlerini öne çıkartarak değerlendirirken, başkaları da bizim tarihimizi benzer eleştirel gözle değerlendirir.

Biz sözgelimi Batı’yı beğenmeyiz, Batılı da bize bakıp yüzünü ekşitir. Ortak tarihimiz de bulunan yakın coğrafyamızın değişik ülkelere dağılmış mensupları için bizdeki toptancı önyargıların neredeyse bire bir karşılığı onlarda da bize karşı vardır.

‘Uluslararası ilişkiler’ denilen sosyal bilim dalı, biraz da yaşananlara bu özellik akılda tutularak bakabilmeyi mümkün kılmak için modern zamanlarda ortaya çıkmıştır.

Tarihi çok daha eski olan diplomasi mesleği ise, eğitim, deneyim ve tarihi birikim sahibi bir kadronun, insanoğlunun bu özelliğinin ülkeler arası ikili ve çoklu ilişkileri etkilememesini sağlamak için vardır.

Belleğin bu özelliğinin siyasete yansıdığı da görülür. Siyasi kimlik biraz da “Ama onlar şunu yaptı” suçlamalarıyla oluşur.

"Neden birileri falanca partiyi destekliyor da ben neden filancayı destekliyorum?” sorusunu kendinize sorun, cevabı oluşturan gerekçelerin önemli bir bölümünün karşı çıkılana beslenen hislerden, onların da büyük çapta geçmişe ait yargılardan kaynaklandığını fark edeceksiniz.

AK Parti, kurucu kadrosunun bu gerçeğin farkında oluşu sayesinde, kendisine dönük önyargıları etkisiz bırakacak yollara başvurarak, geçmişin üzerine yığdığı olumsuzlukları zaman içerisinde azaltmayı başarabildi.

Kurucu kadronun merkezinde yer alanların daha önceleri içerisinde siyaset yaptıkları partiler, önyargılar yüzünden ancak belli bir kesimden oy alabiliyorlardı; ‘gömlek çıkarma’ metaforuyla ifade edilen geçmişin hatalarını kabullenmeyle oylarda sıçrama yapılabildi.

CHP’nin de belleğin insanoğluna oyunuyla ilgili ciddi bir sorunu olduğu açık. Toplumun bir bölümü, tarih okumalarının bir sonucu olarak, başına kimler gelirse gelsin ve gelenler ne yaparlarsa yapsınlar, ‘CHP seçmeni’ olmuş durumda.

Pek çoğumuz ya aileden CHP’liyiz, ya da yine kendi tarih okumalarımız sonucu CHP karşıtıyız.

Oyunun yüzde 25’ten yukarıya çıkmaması CHP’nin, bu gerçekle ilgili.

[Çok partili siyasi hayata geçildikten sonra CHP tek başına yalnızca bir kez bu makûs talihini değiştirebildi. Bunu da Bülent Ecevit’in partisinin tarihini karşıtlarının gözüyle eleştirdiği bir dönemde ve bu değerlendirmesini sembolik ifadelerle -devrimlerin bir bölümü için ‘gardrop Atatürkçülüğü’ demişti- geniş kamuoyuyla paylaşması ile 1977 genel seçiminde başarabildi. Aynı Ecevit, 1980 darbesi sonrası siyasi hayata yeniden dönüldüğünde, istese pekala CHP zemini ve eski kadroları üzerine bir parti kurabilecekken, bunun yerine yepyeni kadrolarla farklı bir parti kurmayı yeğlemişti.]

Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP genel başkanlığı dönemi boyunca aradığı, oyların yüzde 25’e takılı kaldığı bu makûs talihi nasıl değiştirebileceği sorusunun cevabıdır. “Tipik CHP’li” özelliklere sahip biri Kılıçdaroğlu; bunu gerçekleştirebilecek bir esnekliğe de sahip olduğu, yan yana durduklarından farklı bir tarih okuması yapabildiği de anlaşılıyor.

AK Parti’nin kendi tarihini revize ederken CHP tarihini olumsuz değerlendirme üzerinden de kendisine taraftar bir kitle edindiğini görmemek elde değil; Kılıçdaroğlu bunu gören biri.

Muhafazakar ve dindar insanlardan oluşan toplumun en geniş kesimiyle ‘helalleşme’ genel başlığı altında, Kılıçdaroğlu’nun kendi partisine kolaylıkla mal edilebilen yanlışlıkları sahiplenmeyi terk etme çabasına en sert tepkinin CHP’den gelmesi şaşırtıcı değil.

CHP’lilerin bir bölümü, -sayıca ve etkileme açısından ne kadar güçlü-güçsüz olduklarını önümüzdeki dönemde anlayacağız-, karşı siyasi kesime atfettikleri dogmatik olma özelliğini kendi üzerlerinde fazlasıyla bulunduran insanlar. Tarih onlar için düz bir çizgi, bir tür kutsallığa sahip ve bu yüzden de farklı okunamaz.

İyi ile kötünün önceden belirlenmiş olduğu bir tarih okumasına sahip o insanlar. ‘İyi’ bildiklerinin ‘yanlış’, ‘kötü’ bellediklerinin bazı yaklaşımlarının dinlenmeye ve yeniden değerlendirmeye değer olabileceğini düşünmek bile istemiyorlar.

Günlerdir yazıp söyledikleri bu minvalde.

Başta hatırlattığım bellek oyunu, en fazla, kendilerini ‘ilerici’ sayan ve başkalarının da kendilerini öyle saymasını bekleyen insanlar üzerinde etkisini gösteriyor. Belleklerinin kendilerine oyun oynadığını asla düşünmedikleri çok belli. Kötülüklere de sebep olmuş yanlışlıklar belleklerinden tamamen silinmiş, bütün hatırladıkları hep kendilerine özel iyi taraflar.

Davranışlarının karşı tarafın kendileriyle ilgili olumsuz kabullerini pekiştirdiğini fark etmemeleri bundan.

Ne kadar dayanabilecek CHP genel başkanı kendisine yöneltilen itirazlara, evinden hafta sonu yaptığı ‘helalleşme çağrısı’ sonrasında gerçekleştirmeyi düşündüğü helalleşilmesi gerektiğine inandığı kişiler ve kesimlerle buluşmalarını gerçekleştirebilecek mi, göreceğiz.

Zahmetli bir yola girdiği muhakkak.

[Uluslararası yayın platformu Netflix geçen hafta bir Türk dizisini global izlenmeye sundu: Kulüp. Tarihimizin her kesimin kendi bakış açısına göre değerlendirdiği bir döneminde, 1940’lı ve 1950’li yıllarda, ‘farklı’ veya ‘öteki’, hatta ‘yabancı’ gözüyle bakılan Türkiye Cumhuriyeti’nin Yahudi, Ermeni ve Rum vatandaşlarının yaşadıklarına değişik gözle bakılmasını sağlayabilecek bir dizi bu. İlgiyle izlenmeye değer bir dizi.]

Medyanın bir bölümü CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘helalleşme’ çabasını haberleştirmeye değer görmediğinden bu çıkışı kaçırmış olanlar için hafta sonu evinden yaptığı o çağrının metnine aşağıda aynen yer veriyorum.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun helalleşme çağrısı:

“Sevgili halkım, merhaba.

Güzel bir cumartesi gününde evime hoş geldiniz.

Uzun süredir düşündüğüm bir konuyu, sizlerle samimi bir şekilde konuşmak istiyorum. Hepinizin artık malumu, önemli bir değişim kapıda. İktidar değişiyor.

Ancak iktidarlar hep değişti ama bu ülkenin makus talihi hiç değişmedi. İşte bu yüzden, hayatımın bu aşamasında iktidara gelmekten çok daha önemli bir vizyonum var. Bu ülkenin, bu makus talihini değiştirmek istiyorum.

Evet, gitmekte olan bir iktidar var. Korkunç bir enkaz bırakarak gidiyorlar. Malum, demokrasiyi yok ettiler. Devletin kurumlarını yok ettiler. Halkı sefalete sürüklediler.

Peki bu olandan sonra sadece iktidarı değiştirmek yetecek mi bize? İktidarlar değiştikçe neden bu ülke gerçek bir demokrasiden ve müreffeh bir toplumdan sürekli uzaklaşır?

Bakın açık konuşacağım. Sadece AK Parti iktidarından bahsetmiyorum. Biz dahil geçmişte tüm iktidarlardan bahsediyorum. Neden bu devleti her gelen iktidar sürekli yıpratıyor?

Bunun önemli bir nedeni var. Ülkemiz yaralı insanların ülkesi. Farklı topluluklar çok farklı yaralar taşıyor. O kadar ağır yaralarımız var ki ruhlarımız acı çekiyor. O kadar incinmişiz ki hiçbirimiz geleceğe bakamıyor. Geçmişe takılı kaldık. Her iktidara gelen de bu yaraları kullandı, istismar etti, derinleştirdi. Tarihimizde de bunu en çok AK Parti hükümetleri yaptı. İnsanları birbirine düşürdü. Nefreti körükledi.

Halkımız kavga ettikçe bir grup insan zenginleştikçe zenginleşti. Bunun hesabını da verecekler tabii ki. Ancak Kemal Kılıçdaroğlu olarak bana sadece iktidarı devralmak yetmiyor. Ben ülkeme bir miras bırakmak istiyorum. Ben bu ülkenin artık huzura kavuşmasını ve önüne bakabilmesini istiyorum. Ben bundan sonraki 100 iktidarın da bu ülkeye ve insanına iyi gelmesini istiyorum.

Özetle sevgili halkım, ülkemizin iktidarlardan çok şifaya ihtiyacı var. Geçmişten gelen küskünlüklere ve öfkeye bağlı kalmaya devam edersek ülkemiz bu felaketleri gelecekte de yaşamaya mahkûm olacak. Sevgili halkım düşündüğümüzden daha güçlüyüz biz, düşündüğümüzden çok daha cesuruz biz.

Geçmişin arabalarıyla hiçbir yere gidemeyeceğimizi artık biliyoruz. Onun için artık helalleşme zamanıdır. Ne pahasına olursa olsun, toplumsal ilişkilerimizi güçlendirmek ve yaralarımızı iyileştirmek için geçmişte yapılan hataların sorumluluğunu almayı ve bunlar için birbirimizden helallik istemeyi bilmeliyiz.

Benim liderliğini yaptığım partinin de geçmişte yarattığı derin yaralar vardır. Uzun süredir de önce bu yaraları yaratan o sistemi değiştirmekle uğraştım. Şimdi ise dışarıya dönme zamanı. Ben bu yaraların kapanması için helallik isteme, helalleşme yolculuğuna çıkıyorum.

Geçmişte kırdığımız, korkuttuğumuz topluluklarla, bireylerle, farklı hayat tarzlarının temsilcileriyle buluşmalarıma başlayacağım.

Ben ömrümde, bu ülkede nefreti ve sevgiyi bolca gördüm. Ve sevgi hep daha güçlü oldu. Artık sevgiye bu savaşı kazandırma zamanı.

Affetmeyi ve affedilmeyi kucaklayarak, helallik istemeyi ve vermeyi başarmalıyız. Hep birlikte umuda, barışa ve sevince yürümek ancak birbirimizin yaralarını sararak mümkün olacak.

Biraz uzun sürdü konuşmam, biliyorum. Kusuruma bakmayın lütfen. Mevlana’nın bir sözüyle bitireyim bari:

“Dünle birlikte gitti cancağızım ne varsa düne ait. Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.”

Bu yazı fehmikoru.com adresinden alınmıştır

Yorumlar (0)
15
kapalı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 36 99
2. Fenerbahçe 36 93
3. Trabzonspor 36 61
4. Başakşehir 36 58
5. Beşiktaş 36 55
6. Kasımpasa 36 52
7. Alanyaspor 36 50
8. Rizespor 36 49
9. Sivasspor 36 48
10. Antalyaspor 36 45
11. A.Demirspor 36 44
12. Samsunspor 36 42
13. Kayserispor 36 41
14. Konyaspor 36 40
15. Ankaragücü 36 39
16. Gaziantep FK 36 38
17. Hatayspor 36 37
18. Karagümrük 36 37
19. Pendikspor 36 36
20. İstanbulspor 36 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 34 75
2. Göztepe 34 70
3. Sakaryaspor 34 60
4. Bodrumspor 34 57
5. Ahlatçı Çorum FK 34 56
6. Kocaelispor 34 55
7. Boluspor 34 53
8. Gençlerbirliği 34 51
9. Bandırmaspor 34 50
10. Erzurumspor 34 44
11. Ümraniye 34 43
12. Manisa FK 34 40
13. Keçiörengücü 34 40
14. Adanaspor 34 39
15. Şanlıurfaspor 34 38
16. Tuzlaspor 34 38
17. Altay 34 10
18. Giresunspor 34 7
Takımlar O P
1. Arsenal 37 86
2. M.City 36 85
3. Liverpool 36 78
4. Aston Villa 36 67
5. Tottenham 36 63
6. Newcastle 36 57
7. Chelsea 36 57
8. M. United 36 54
9. West Ham United 37 52
10. Brighton 36 48
11. Bournemouth 37 48
12. Crystal Palace 37 46
13. Wolves 37 46
14. Fulham 37 44
15. Everton 37 40
16. Brentford 37 39
17. Nottingham Forest 37 29
18. Luton Town 37 26
19. Burnley 37 24
20. Sheffield United 37 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 35 90
2. Girona 35 75
3. Barcelona 34 73
4. Atletico Madrid 35 70
5. Athletic Bilbao 35 62
6. Real Sociedad 34 54
7. Real Betis 34 52
8. Valencia 35 48
9. Villarreal 35 48
10. Getafe 35 43
11. Deportivo Alaves 35 42
12. Sevilla 35 41
13. Osasuna 35 40
14. Las Palmas 35 37
15. Mallorca 35 35
16. Rayo Vallecano 35 35
17. Celta Vigo 35 34
18. Cadiz 35 29
19. Granada 35 21
20. Almeria 34 17
Kocaeli Haberleri